Maison d'édition: eKitap Projesi
Genç kadın, söylerken Hamide Hanım, kendi kendine düşünüyordu… Kevser Hanım’ın sağlığında değil, öldükten sonra bile, gözleri üstünde kalan parası, onlara hayır edecek miydi? Yoksa yaşadıkları müddetçe ölünün açık giden gözleri, kızgın iki neşter ucu gibi huzurlarını rahatlarını dağıtacak mıydı?
Parçalanmış bir dünya. İsyankâr bir hayatta kalma mücadelesi. Yeni bir enerji kaynağı dünyayı yok ettiğinde, yapay zeka onun küçük bir kısmını kurtarmayı başardı. Yarı mekanik bir habitat ile yeni bir yaşam döngüsü kurmak için sadece Eski Türk Mitolojileri'ne erişimi vardı. Dehşetli Sagay işgali Teniz Obası'nda hayatı enkaza çevirdiğinde, trajedi ve intikamla damgalanmış bir çocuk olan Tayyar, kaosun ortasında yükselir. Mitlerin can bulduğu ve makinelerin hüküm sürdüğü bu topraklarda, Tayyar’ın yolculuğu Eski Türk tanrılarının kadim hikayeleriyle kesişir. Tayyar, intikam arzusunu yeni bir kaderin çağrısıyla dengeleyebilir mi? Erlik Han’ın karanlık fısıltıları onu yutacak mı, yoksa Umay Ana’nın ışığını bulmayı başarabilecek mi? İnançla teknolojinin gazabının çarpıştığı bu dünyada, cesaret, ihanet ve hayatta kalmanın destansı hikayesi. Karanlık fantastik kurguyu, zengin mitolojiyi ve derin ahlaki çatışmaları sevenler için mükemmel bir seçim. Sagaylar ve Tayyar’ın Yolculuğunu çok seveceksiniz, çünkü bu hikaye, Türk mitolojisinin gücünü kıyamet sonrası hikaye anlatıcılığının yoğunluğuyla ustalıkla harmanlıyor. Hemen dinlemeye başlayın!Voir livre
İngiliz bilim kurgu yazarı H. G. Wells'in 1888'de yazdığı kısa hikayesi Zaman Argonotları, bundan yedi yıl sonra yazacağı ünlü eseri Zaman Makinesi'nin de temelini oluşturuyor. Zaman Makinesi'nden önce mutlaka dinlenmesi gereken bir Wells klasiği. Dr. Nebogipfel'in Llyddwdd'deki Geçici İkametinin Hikayesi, Ezoterik Bir Öykü Nasıl Mümkün Hale Geldi, Anakronik Adam ve Zaman Argosu bölümlerinden oluşan bu bir saatlik öykü sizi zamanda kısa bir yolculuğa davet ediyor.Voir livre
İçerik hakkında: Bilim kurgu romanı 'Ben, MOSRA', 'dünya dışı' Mosra'nın bakış açısından, Roswell kazasının öyküsünü ve bu olayın arka planını anlatıyor. Okuyucu, Dünya'daki insanlığın nasıl ve neden neslinin tükendiğini ve hayatta kalan birkaç 'elit'in, uzun süredir inşaat halinde olan bir uzay gemisini zamanında tamamlayıp, onunla birlikte kaçmayı ve insanlığın geri kalanını yok olmaya nasıl terk etmeyi başaramadığını öğreniyor. Bu macera romanında, modern politikanın mantıksızlığı ve alçaklığı vurgulanırken, insanlığın geleceği veya insanlığın soyundan gelenler için olası senaryolar da vurgulanıyor. Bu, kana susamış 'yıldız savaşları' ile ilgili değil, insanlığın geleceğine ilişkin olasılıklar, eğerler ve amalar ile ilgili. (Yapay zeka kullanılarak “bmg” olarak çevrilmiştir) Konuşmacı : Ahmet Sanat (yapay zeka)Voir livre
Ben Meva. Odamı aydınlatan şeyin sadece dolunay olmadığını anladığım bir gece kaçırıldım ve bütün dünyam değişti. Bir tarafta yeni güçlerimle birlikte savaşmam gereken acımasız varlıklar, diğer tarafta benim için savaşmayı göze alan ailem, dostlarım ve aşkım. Ben Meva. Benim kaçırılmamla bütün Dünya değişti.Voir livre
Hayır, kimsenin suçu yok… Bir takım işsizleri bile beslediğim, onlara baktığım için kabahat bende… Çünkü onları işsizliğe alıştırdım, ahlaklarını bozdum… Bir sürü koca aşifteleri affettim, onlar yüz buldular, tabiatıyla peşimi bırakmadılar. Kabahat kimde? Yine bende! Hangi birini sayayım… İşte bu iki kadın, bizi zorla musibetten çıkardılar? Soruyorum, silah mı çektiler? Ne yaptılar? Gevşeyin, biziz… Haydi, şimdi korkun bakalım… Vaziyeti olduğu gibi kabul ediyoruz. Çünkü sonunda insanlarız! Göğsünü yumrukluyordu: - Bütün suç benim… Kalbimin suçu!... Cefayı da ben çekeceğim!Voir livre
Sadece birini kaybetmek istemediğim için, daha çok anlayışlı veya affedici olmaya çalıştıkça, karşındakinin haksız olduğunu bildiğim halde yine de haklı bulmaya çalıştıkça, sırf bir şeyler düzelir sanarak konuyu her defasında her ne kadar olumsuz olsa da yine de olumlu bir biçimde tek taraflı olarak kapamaya çalıştıkça... Artık hiç kimsenin beni kaybetmekten veya incitmekten korkmamaya başladığını anladım. Özgüvenim birden bire yok oluşunu iliklerime kadar yaşamaya başladım. Kendime en büyük saygısızlığı defalarca kendi hakkıma girerek yaptım. Birinin yalanları, bir gün benim gerçeğime dönüşeceğini ruhum bile duymadı, adeta bir girdabın içerisindeydim. Birisi sanki benim hayatımı yaşıyor gibi idi ve ben izliyordum. Tutunduklarım sadece alışkanlıklarım olmasına rağmen, bir türlü son vermek kolay olmadı. Pes etmek? Öyle bir lüksüm yoktu, çünkü ben hala nefes alıyordum ve ben bir anneyim. Zamanla etrafımdaki çember ufaldı, her ânımın kıymetini bilmeyi öğrendim ve bu hep güzel ve özel oldu. En önemlisi de ruhum özgürdü artık. Daha da güçlü bir karaktere sahip olmanın en ince detayıdır, kötü veya olumsuz yaşantılar. Her daim yüreğini sevgiyle beslemenin avantajı ise bağımlılık yapıyor olmasıdır, çünkü yüreğindeki sevgi güzellikleri aşık eder. En çok da kendine... Bırak bazı insanlar senden nefret etsin, böyle bir karaktere sahip olduğun için. Sen eksik değilsin! Birileri seni sen yapmayan şeyler için sevmeleri mühim değil. Suyun akışı hiç bir zaman ters yöne olmaz aksine kendini suyun akışına bırak ve hayatını en güzel alıntılarla besle. Geçmiş geçmişte kalmıyordur belki de her daim ufak bir kıvılcım dahi olsa herşey yeniden alevleniverir, sen buna aldanma onlarla yaşamaya alış! Kaldık ki zaman dediğin şey... Sana bunlarla nasıl yaşaman gerektiğini öğretecek. Artık yaşa! Tam da burada... Şimdi... ve geleceğine odaklan. Öncelik olan SENSİN! Zehra BozkurtVoir livre
