Weitere Bücher, die Sie mögen werden

• 

  İnsan Nedir?

  Mark Twain

  • 0
  • 0
  • 0

  İnsan nedir? 
  Bir soru… 
  Cevabı yalnızca felsefede değil, yaşamın kıyılarında saklı. 
  Mark Twain bu eserinde keskin zekâsını ve ironik üslubunu bir araya getirerek, insan doğasının sır perdesini aralıyor. Sıradan bir sohbet gibi başlayan metin, zamanla bir düşünce laboratuvarına dönüşüyor. Yargılar sorgulanıyor, alışılmış değerler altüst ediliyor ve okuyucuya kaçamayacağı bir yüzleşme imkânı sunuluyor: “Özgür irade gerçekten var mı? İnsanın özü bencil midir? Ahlak doğuştan mı gelir, yoksa bir koşullanmanın ürünü müdür?” 
  İki karakterin tartışmaları eşliğinde ilerleyen bu diyalog, Twain’in dehasıyla kaleme alınmış bir insanlık tahlilidir. Yazar, kalbin ışıltılı yanılsamaları ile zihnin karanlık kıvrımları arasında gidip gelirken, okuruna da aynı yolculuğa çıkma cesaretini fısıldar. 
  Modern felsefenin, psikolojinin ve edebiyatın kesiştiği bu eşsiz metin; düşünmeyi, sorgulamayı, bazen de inançlarımızı yeniden inşa etmeyi zorunlu kılıyor. İnsan Nedir?, yalnızca bir kitap değil; içimizdeki bilinmeyene yöneltilmiş dürüst bir sorudur.

  Zum Buch

• 

  Babaya Mektup

  Franz Kafka

  • 0
  • 0
  • 0

  Franz Kafka'nın 'Babaya Mektup' adlı eseri, edebiyat dünyasının en çarpıcı itiraflarından birini barındırır. Kafka'nın kendi babası Hermann Kafka'ya yazdığı bu mektup, yazarın iç dünyasının derinliklerine bir yolculuk sunar. Mektup, Kafka'nın babasıyla karmaşık ilişkisini, ondan aldığı baskıyı ve bu baskının yazarın kişiliği ile yaratıcılığı üzerindeki etkisini detaylı bir şekilde ele alır.  
  Yayımlanmış olmasa da, Kafka'nın bu özel mektubu, babasıyla olan ilişkisini dürüstçe ele alışı ve kendi kırılganlıklarını açığa vurduğu bir itiraf olarak kabul edilir.  
  Yazarın en kişisel düşüncelerini ve duygularını içeren 'Babaya Mektup', Kafka'nın eserlerine ve karmaşık kişiliğine dair benzersiz bir perspektif sunar.  
  Bu eser, aile dinamikleri, otorite figürleriyle ilişkiler ve bireysel kimliğin oluşumu gibi evrensel temalar üzerine düşünmeyi teşvik eder.

  Zum Buch

• 

  Deccal

  Friedrich Nietzsche

  • 0
  • 0
  • 0

  Friedrich Nietzsche'nin kaleme aldığı "Deccal", Batı felsefesinde derin izler bırakmış cesur ve provokatif bir eserdir. Nietzsche'nin sivri dili ve keskin zekâsıyla Hristiyanlık ve Batı ahlakını temelinden sarsan bu kitap, yazarın "Tanrı öldü" tezini daha da ileriye taşır.  
  Nietzsche, bireyselliğin ve özgürlüğün önemini vurgulayarak, toplumun kabul görmüş değer yargılarını sorgulamaya davet eder. "Deccal"da, Nietzsche'nin alametifarikası haline gelen aforizmalar ve keskin eleştiriler, okuyucuyu varoluşsal bir yolculuğa çıkarır.  
  Bu eser, Nietzsche'nin düşüncelerinin en radikal ifadesini bulduğu ve Batı düşüncesi üzerinde kalıcı etkiler bırakan bir başyapıttır.  
  Hristiyan ahlakının kökenlerine dair cesur sorgulamalarıyla "Deccal", sadece felsefe meraklılarını değil, aynı zamanda bireyin özgürlük arayışı içindeki herkesi derinden etkileyecek bir eser...

  Zum Buch

• 

  Uyku ve rüyalar - Bu olgular ve...

  Louis Ferdinand Alfred Maury

  • 0
  • 0
  • 0

  Ya eğer rüyalar mistik bir bilmece değil, zihnin yaşayan bir laboratuvarı olsaydı? “Uyku ve Rüyalar” adlı eserinde, 19. yüzyılın deneysel psikoloji öncülerinden Alfred Maury, bilinç zayıfladığında neler olduğunu büyüleyici bir şekilde araştırır: rüyaların oluşumu, imgelerin sıralanışı, hafızanın rolü, hipnagogik illüzyonlar, kâbuslar, uyurgezerlik, vecd, hipnoz, sarhoşluk, hezeyan… Hiçbir şey tesadüfe bırakılmaz. Kendi kendisinin yorulmak bilmez bir gözlemcisi olarak Maury, deneylerini ve ayrıntılı kayıtlarını çoğaltır (uyandırmalar, uyku sırasında duyusal uyarımlar, gerçek duyumlarla rüya sahneleri arasındaki uygunluklar) ve rüya görmenin mekaniklerini, beden, duyular ve hafızayla yakın bağlantılarını çözümlemeye çalışır. Sayfalar ilerledikçe, rüya, delilik ve dahilik arasındaki sınırlar bulanıklaşır: zihin asonans yoluyla çağrışımlar kurar, izlenimleri güçlendirir, inandırıcı halüsinasyonlar yaratır ve bazen unutulmuş anıları açığa çıkarır. Açık, metodik ve sık sık şaşırtıcı olan bu klasik eser, psikolojiyi, fizyolojiyi ve büyüleyici tanıklıkları bir diyaloğa sokar. Hayal gücünü, bilinci veya gecenin gizemini sorgulayan herkes için bu, temel, cesur ve çarpıcı biçimde modern bir eser — rüyanın konuşmayı öğrendiği bilimsel ve samimi bir serüven olarak işitilmelidir.

  Zum Buch

• 

  Hayatın Sesi

  Gulseren Budayicioglu

  • 0
  • 0
  • 0

  Duygularımız durmadan akan derelere benzer. Doğduğumuzda pırıl pırıl olan o berrak dereye attığımız her sıkıntı, her kaygı, her üzüntü rengini değiştirir, onu bulanıklaştırıp karartır.Bütün güzelliğine ve ihtişamına rağmen, hayat huysuz ve bencildir. Huysuz bir hayatla mücadele etmek, iyi yaşayabilmek ciddi bir sanattır. O sanatı da hayat kendisi öğretir bize; onun sesini duyanları, özen gösterenleri, anlamaya çalışanları bilir. Ona bakışımızı, duyduğumuz hayranlığı, onunla mücadele etmekten vazgeçmeyeceğimizi hissettikçe, bizimle başka türlü bir ilişki kurmaya başlar. Bize arkasını dönmez, unutmaz. İki kere vursa da üçüncüde öyle güzel şeyler yaşatır ki şaşırır kalırız.Huysuz hayatla iyi geçinebiliyor, bunun için mücadele etmekten hiç yorulmuyor ve vazgeçmiyorsak, ne mutlu bize. Çünkü sadece bu mücadeleden hiç vazgeçmeyenlerin dereleri güneşte pırıl pırıl parlayarak akar…Gülseren Budayıcıoğlu bir kez daha kendi "Kırmızı Oda"sının kapısını aralıyor ve orada biriken hikâyelerden seçtiklerini bizlerle paylaşıyor; "hayatın sesi"ni daha iyi duyup anlayabilelim diye…

  Zum Buch

• 

  İnsanların İstediğinizi...

  Christopher Rothchester

  • 0
  • 0
  • 0

  Açıklama 
    
  İnsanlara nasıl hitap edeceğinizi, daha mutlu, daha sağlıklı ve daha özgür olmayı öğrenmek ister misiniz? İnsanlara İstediğinizi Nasıl Yaptırırsınız, bu harika yola başlamanızı sağlayacaktır. Modern yaşam bizi gerçekten önemli olan şeylerden uzaklaştırır ve gerçekte kim olduğumuzu unutmamıza neden olur. Hiçbirimiz korku, depresyon ya da sinirlilik ile doğmadık, hayır, hayatımızdaki bir şey bizi aşağı doğru bir sarmala itiyor, sola ve sağa sorunlara bakıyor. Bu sorunların çözümleri doğrudan yüzümüze bakıyor olabilir, ancak denemezsek, asla çözemeyiz ve tam potansiyelimize ulaşamayız. Bazıları için insanlarla uğraşmak çok stresli olabilir, ama öyle olmak zorunda değil! Bizi ağırlaştıran takıntılar ve bagajlar bir kenara bırakılmalı, özgürleşmemiz gerekiyor. Pek çok nazik, sevecen ve zeki insan, potansiyel arkadaşları, işverenleri ve hatta gelecekteki eşlerini iter çünkü sosyal olarak algısal değildirler, arkadaşlarını nasıl çekeceklerini anlamazlar ve sözlerinin, eylemlerinin ve davranışlarının başkaları üzerinde nasıl bir izlenim bırakabileceğini anlamazlar. Bu beceriyi öğrenmek çok önemlidir çünkü hiçbirimiz bir ada değiliz, kendi başımıza yaşamaya çalışabiliriz, ancak ortak bir hedefe ulaşmak için arkadaşlarımızla birlikte çalıştığımızda hayatı çok daha zengin, kolay, neşeli, basit ve rahat hale getiririz.  
   Hayat o kadar zor olmak zorunda değil, muhtemelen yaşadığınız tekrarlayan, sıkıcı, stresli ve tatsız hayat bir zorunluluk değil - bu size kalmış, bu sizin seçiminiz. Akıllıca seçim yapın. Yeni şeyler yapmak ve öğrenmek, doğası gereği değişiklikler, büyük değişiklikler yapmamızı gerektirecek ve bu  rahatsız edici olacaktır. "Konfor bölgelerimiz" bizi bir kafese, bizi sınırlayan ve bilinmeyenden uzak tutan kendi kendine yapılan bir hapishaneye kilitler.

  Zum Buch