D'autres livres qui pourraient vous intéresser

• 

  Sessizliğin neşteri - Kurallarla...

  Baki Topal

  • 0
  • 0
  • 0

  Karadeniz’in küçük bir dağ köyünde başlayan hayat, ameliyathanelerden akademik kürsülere, oradan da insanın en derin iç dünyasına uzanıyor. Bu kitapta ünlü bir kanser cerrahı, sadece sağlık sistemine değil; beklentilere, alışkanlıklara ve konforlu suskunluklara da sorular yöneltiyor. 
  Sessizliğin neşteri, kişisel deneyimlerle örülmüş bir düşünsel yürüyüşü. Bazen sakin ve derin, bazen keskin ve sarsıcı. Özgünlüğün nasıl yalnızlığa, verimliliğin nasıl yabancılaşmaya dönüştüğünü açık bir dille anlatıyor. Kim olduğumuzla, kim olmamız gerektiğiyle ve bu ikisi arasındaki ince, sancılı mesafeyle yüzleşmeye çağırıyor. 
  Yazar, yolun sonunda bir hayat pusulası sunuyor: Zigana modeli. Bu model, sadece tıp için değil, anlam arayan herkes için. Sessizliğin ve sınırların ötesine geçen, bilinçli ve insanca bir gelişimin haritası.

  Voir livre

• 

  Babaya Mektup

  Franz Kafka

  • 0
  • 0
  • 0

  Franz Kafka'nın 'Babaya Mektup' adlı eseri, edebiyat dünyasının en çarpıcı itiraflarından birini barındırır. Kafka'nın kendi babası Hermann Kafka'ya yazdığı bu mektup, yazarın iç dünyasının derinliklerine bir yolculuk sunar. Mektup, Kafka'nın babasıyla karmaşık ilişkisini, ondan aldığı baskıyı ve bu baskının yazarın kişiliği ile yaratıcılığı üzerindeki etkisini detaylı bir şekilde ele alır.  
  Yayımlanmış olmasa da, Kafka'nın bu özel mektubu, babasıyla olan ilişkisini dürüstçe ele alışı ve kendi kırılganlıklarını açığa vurduğu bir itiraf olarak kabul edilir.  
  Yazarın en kişisel düşüncelerini ve duygularını içeren 'Babaya Mektup', Kafka'nın eserlerine ve karmaşık kişiliğine dair benzersiz bir perspektif sunar.  
  Bu eser, aile dinamikleri, otorite figürleriyle ilişkiler ve bireysel kimliğin oluşumu gibi evrensel temalar üzerine düşünmeyi teşvik eder.

  Voir livre

• 

  İnsan Nedir?

  Mark Twain

  • 0
  • 0
  • 0

  İnsan nedir? 
  Bir soru… 
  Cevabı yalnızca felsefede değil, yaşamın kıyılarında saklı. 
  Mark Twain bu eserinde keskin zekâsını ve ironik üslubunu bir araya getirerek, insan doğasının sır perdesini aralıyor. Sıradan bir sohbet gibi başlayan metin, zamanla bir düşünce laboratuvarına dönüşüyor. Yargılar sorgulanıyor, alışılmış değerler altüst ediliyor ve okuyucuya kaçamayacağı bir yüzleşme imkânı sunuluyor: “Özgür irade gerçekten var mı? İnsanın özü bencil midir? Ahlak doğuştan mı gelir, yoksa bir koşullanmanın ürünü müdür?” 
  İki karakterin tartışmaları eşliğinde ilerleyen bu diyalog, Twain’in dehasıyla kaleme alınmış bir insanlık tahlilidir. Yazar, kalbin ışıltılı yanılsamaları ile zihnin karanlık kıvrımları arasında gidip gelirken, okuruna da aynı yolculuğa çıkma cesaretini fısıldar. 
  Modern felsefenin, psikolojinin ve edebiyatın kesiştiği bu eşsiz metin; düşünmeyi, sorgulamayı, bazen de inançlarımızı yeniden inşa etmeyi zorunlu kılıyor. İnsan Nedir?, yalnızca bir kitap değil; içimizdeki bilinmeyene yöneltilmiş dürüst bir sorudur.

  Voir livre

• 

  Savaş Sanatı - Dünyanın En Eski...

  Sun Sunzi

  • 0
  • 0
  • 0

  Sizin başarınız için bin yılın bilgeliği!
  Çin komutanı Sun Zi tarafından MÖ 6. Yüzyılda yazılmış ve askeri taktik ve siyaset konuya ayrılmış olan Savaş sanatı, muharebenin temel ilkeleri üzerine dünyanın en eski ve ünlü askeri eserlerden biridir.
  Kitabın belirli savaş yöntemlerinden ziyade strateji ve taktiklerle ilgili olduğu için yüzyıllar boyunca güncelliği korumaktadır. Tüm dünyadaki liderler için, sadece askerlik alanında değil iş dünyası dahil yaşamın bir çok alanında ilham kaynağı olmaya devam etmektedir. Vietnam bağımsızlık hareketi lideri Ho Chi Minh, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kurucusu Mao Zedong ve hatta Napolyon Bonapart, Sun Zi`nin eserine danışmıştılar. Bugüne kadar, bu kitap deniz kuvvetleri de dahil olmak üzere ABD Ordusunun eğitiminde kullanılmaktadır.
  Sun Zi, ebedi eserinde insan doğası hakkında kısaca anlatmakta, çatışma durumlarını şiddet kullanmadan çözmenin yolları, açık çatışma başlamadan önce bile nasıl kazanabileceğinizi göstermektedir. Kitabın ana fikri, savaş diplomatik yollarla önlenmelidir. Savaşa girmekten başka çaresi yokken sefer, hasarı ve kaynak israfını en aza indirmek için stratejik ve psikolojik yöntemler yardımıyla yürütülmelidir. Sun Zi'nin söylediğine göre, savaş açmak, amaca ulaşmak için son çaredir. 
  Bu efsanevi kitabın yardımıyla:
  ●	Sun Zi`nin anlattığı ilkeleri ve taktikleri gerçek dünyada nasıl uygulamayı;
  ●	Geçmiş zaferlerin deneyimine dayanarak, yaşam yolundaki yeni zorlukları nasıl aşmayı;
  ●	İşinizi nasıl başarılı bir şekilde kurmayı öğreneceksiniz.
  Yaşamın her alanında uygulanabilecek Savaş sanatı adlı sesli kitabı sizi bekliyor!

  Voir livre

• 

  Hayatın Sesi

  Gulseren Budayicioglu

  • 0
  • 0
  • 0

  Duygularımız durmadan akan derelere benzer. Doğduğumuzda pırıl pırıl olan o berrak dereye attığımız her sıkıntı, her kaygı, her üzüntü rengini değiştirir, onu bulanıklaştırıp karartır.Bütün güzelliğine ve ihtişamına rağmen, hayat huysuz ve bencildir. Huysuz bir hayatla mücadele etmek, iyi yaşayabilmek ciddi bir sanattır. O sanatı da hayat kendisi öğretir bize; onun sesini duyanları, özen gösterenleri, anlamaya çalışanları bilir. Ona bakışımızı, duyduğumuz hayranlığı, onunla mücadele etmekten vazgeçmeyeceğimizi hissettikçe, bizimle başka türlü bir ilişki kurmaya başlar. Bize arkasını dönmez, unutmaz. İki kere vursa da üçüncüde öyle güzel şeyler yaşatır ki şaşırır kalırız.Huysuz hayatla iyi geçinebiliyor, bunun için mücadele etmekten hiç yorulmuyor ve vazgeçmiyorsak, ne mutlu bize. Çünkü sadece bu mücadeleden hiç vazgeçmeyenlerin dereleri güneşte pırıl pırıl parlayarak akar…Gülseren Budayıcıoğlu bir kez daha kendi "Kırmızı Oda"sının kapısını aralıyor ve orada biriken hikâyelerden seçtiklerini bizlerle paylaşıyor; "hayatın sesi"ni daha iyi duyup anlayabilelim diye…

  Voir livre

• 

  Kızıl Kahkaha

  Leonid Andreyev

  • 0
  • 0
  • 0

  Leonid Andreyev’in “Kızıl Kahkaha” adlı eseri, savaşın yıkıcı etkilerini ve insanın alışılmış düzenin yerini nasıl kaosa bıraktığını keskin bir dille ele alır. Eserde, çatışmanın sadece bedenleri değil, aklı, inancı ve değer yargılarını da altüst eden yönü anlatılır. Savaşın getirdiği sert gerçeklik, disiplinle örülü yüzeyin altında, bireylerin savunmasızlığı ve umutsuzluğu ile iç içe geçmiş; okuyucuyu, varoluşun kırılganlığını sorgulamaya davet ediyor. 
  Bu yeni çeviri, orijinal metnin ağırlığını korurken, günümüz okuyucusuna daha anlaşılır bir dille sunuluyor. Yazar, aşırı şiddetin ortasında insanın ne kadar dayanışma, direnç ve hatta ironik bir gülümseme bulabildiğini gözler önüne seriyor. “Kızıl Kahkaha”, savaşın acımasızlığını, sıradan insanların bu zorluklar karşısındaki çaresizliğini ve tüm bunların ortaya çıkardığı trajik sonuçları irdeleyerek, okuyucuya derin bir iç hesap sunuyor. 
  Eser, çatışmanın yarattığı kaosun ötesinde, insan doğasının kırılganlığını ve umudun kırılma noktasını sorguluyor. Andreyev, bu metinde savaşın getirdiği yıkımı, toplumsal düzenin çözülüşünü ve bireylerin kendilerini nasıl kaybettiklerini ortaya koyarken, okuyucuya, gerçek yaşamın acımasız gerçekleriyle yüzleşme cesareti aşılıyor. 
  “Kızıl Kahkaha”, hem tarihsel bir çatışmayı hem de evrensel bir sorgulamayı anlatan, düşündürücü ve çarpıcı bir eser olarak karşımıza çıkıyor.

  Voir livre